NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’T-TEFSİR

<< 2973 >>

سورة الشمس بسم الله الرحمن الرحيم

467- Şems Suresi

 

أنا عمرو بن زرارة أنا إسماعيل عن عبد العزيز بن صهيب عن أنس بن مالك قال كان معاذ بن جبل يؤم قومه فدخل حرام وهو يريد أن يسقي نخله فدخل المسجد ليصلي مع القوم فلما رأى معاذا طول تجوز في صلاته ولحق بنخله ليسقيه فقال إنه لمنافق يعجل من الصلاة من أجل نخيله فجاء حرام إلى النبي صلى الله عليه وسلم ومعاذ عنده فقال يا نبي الله أردت أن أسقي نخلي فدخلت المسجد لأصلي مع القوم فلما طول معاذ تجوزت في صلاتي ولحقت بنخلي أسقيه فزعم أني منافق فأقبل نبي الله صلى الله عليه وسلم على معاذ فقال أفتان أنت لا تطول بهم اقرأ بسبح اسم ربك الأعلى والشمس وضحاها ونحوها

 

[-: 11610 :-] Enes b. Malik anlatıyor: Muaz b. Cebel kavmine imamlık yapıyordu. Ağaçlarını sulamak isteyen Haram halkla beraber namaz kılmak için mescide girdi. Muaz'ın namazı uzattığını görünce de tek başına namaz kılıp ağaçlarını sulamak için gitti. Muaz onun için: "Bu kişi münafıktır. Bir ağaççık için namazı acele kılıyor" deyince Haram Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına geldi. Bu sırada Muaz da oradaydı. Haram, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Ey Allah'ın Resulü! Ağaçlarımı sulamak istiyordum. insanlarla namaz kılmak için mescide girdim, Muaz namazı uzatınca tek başıma namazımı -kılıp ağaçlarımı sulamak için gittim. Bu sebeple Muaz benim münafık olduğumu iddia etti" deyince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Muaz'a dönerek: "Sen insanları (itneye düşürmek mi istiyorsun? Namazı uzatma! A'la, Şems, Duha ve buna benzer sureleri oku" buyurdu.

 

Tuhfe: 1010

 

Bu Hadisi Kütüb-i Sitte sahiplerinden Sadece Nesai rivayet etmiştir.  Ve Ahmed, Müsned (11985).

 

 

أنا محمد بن رافع وهارون بن إسحاق عن عبدة عن هشام عن أبيه عن عبد الله بن زمعة قال سمعت النبي صلى الله عليه وسلم يذكر الناقة التي عقرها قال إذ انبعث أشقاها فقال انبعث لها رجل عارم عزيز منيع في رهطه مثل أبي زمعة

 

[-: 11611 :-] Abdullah b. Zem'a der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in deveyi ve onu boğazlayanı zikredip: "En azgınları ileri atıldığında" (Şems12) bu kişi, kavmi içinde kimsenin dokunamadığı güçlü ve kuvvetli birisiydi. Bu kimse Ebu Zem'agibiydi" buyurdu.

 

Tuhfe: 5294

9121'de tahrici geçmişti.

 

 

سورة الليل بسم الله الرحمن الرحيم

468- Leyl Suresi

 

أنا أحمد بن سليمان نا مسكين بن بكير عن شعبة عن مغيرة عن إبراهيم عن علقمة قال قدمنا الشام فدخلت مسجد دمشق على أبي الدرداء فقال كيف يقرأ عبد الله والليل إذا يغشى والنهار إذا تجلى والذكر والأنثى قال هكذا كان يقرؤها عبد الله قال أبو الدرداء سمعتها هكذا من رسول الله صلى الله عليه وسلم

 

[-: 11612 :-] Alkame der ki: Şam'a gelip Dımaşk mescidine gelip Ebu'd-Derda'nın yanına girdim. Ebu'd-Derda: "Abdullah (b. Mes'ud): ''Kasem olsun bürürken o geceye ve açıldığı zaman o gündüze, erkeği ve dişiyi yaratana andolsun ... '' (Leyl1, 2, 3) suresini nasılokuyordu?!' diye sorunca: "Abdullah bunu senin okuduğun gibi okuyordu" dedim. Ebu'd-Derda: "Bu sureyi Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in böyle okuduğunu duydum" dedi.

 

Tuhfe: 10956

8241'de tahrici geçmişti.

 

 

نا علي بن حجر أنا إسماعيل عن داود وأنا الحسن بن قزعة أنا مسلمة بن علقمة عن داود عن عامر أن علقمة بن قيس قال قدمت الشام فلقيت أبا الدرداء فقال من أين أنت قال من أهل العراق قال من أيهم قلت من أهل الكوفة قال فتقرأ على قراءة بن أم عبد قلت نعم قال اقرأ على والليل إذا يغشى فقرأت عليه والليل إذا يغشى والنهار إذا تجلى والذكر والأنثى قال سمعتها هكذا من رسول الله صلى الله عليه وسلم واللفظ للحسن

 

[-: 11613 :-] Alkame b. Kays der ki: Şam'a gelip Ebu'd•Derda'yl buldum, ba,na: "Sen nerelisin?" diye sorunca: "Irak halkındanım" dedim. Ebu'dDerda: "Irak'ın neresinden?" diye sorunca ise: "Kufe halkındanım" dedim. Bana: "Bana İbn-i Ümmü Abd'ın okuduğu gibi (Kur'an) okur musun?" deyince, ben: "Evet" dedim. Ebu'd-Derda: "Bana; ''Kasem olsun bürürken o geceye ... '' suresini oku deyince, ben: ''Kasem olsun bürürken o geceye ve açıldığı zaman o gündüze, erkeği ve dişiyi yaratana andolsun ... '' (Leyll, 2, 3) ayetlerini okudum," Ebu'd-Derda: "Bu sureyi Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in böyle okuduğunu duydum" dedi.

Lafız Hasan'a aittir,

 

Tuhfe: 10955

8241'de tahrici geçmişti.